Toraman, bu elim olayın yalnızca Türkiye’nin değil, insanlık değerlerine bağlı tüm toplumların ortak acısı olduğunu belirterek, 24 Mayıs’ın “Uluslararası Terör Kurbanlarını Anma ve Terörle Mücadele Günü” olarak ilan edilmesini talep etti.

“BU SALDIRI, SAVAŞ SUÇU VE İNSANLIĞA KARŞI SUÇTUR”

Açıklamasında olayın vahametine dikkat çeken Memet Erdem Toraman, “24 Mayıs 1993’te, Türk Silahlı Kuvvetleri’ne mensup, silahsız ve görev dışı 33 askerimiz; Bingöl-Elazığ karayolunda PKK teröristleri tarafından pusuya düşürülerek katledildi. Aynı gün üç öğretmenimiz daha kaçırılarak yaşamdan koparıldı. Bu saldırı, hedef aldığı masumiyet ve yöntem itibarıyla açık bir savaş suçu ve insanlığa karşı işlenmiş bir suçtur” ifadelerini kullandı.

“TERÖR, TÜM İNSANLIĞA YÖNELİK ORTAK BİR TEHDİTTİR”

Toraman, terörün ulusal sınırları aşan küresel bir tehdit olduğunu vurgulayarak, “Her yıl milyonlarca insan terör saldırılarında hayatını kaybediyor ya da kalıcı travmalar yaşıyor. Bu nedenle, terörün tüm türleriyle küresel çapta mücadele edilmesi, yalnızca devletlerin değil insanlığın ortak sorumluluğudur” dedi.

“24 MAYIS’IN ULUSLARARASI ANMA GÜNÜ OLMASI İÇİN ÇAĞRIDA BULUNUYORUZ”

Memet Erdem Toraman, Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri’ne hitaben yaptığı çağrıda üç talebi şu sözlerle sıraladı:
“33 Türk askerimizin uluslararası kamuoyunda resmen anılması;
24 Mayıs’ın ‘Uluslararası Terör Kurbanlarını Anma ve Terörle Mücadele Günü’ olarak ilan edilmesi;
BM takvimine terörle mücadele ve mağdur dayanışması temelinde yeni bir anma gününün eklenmesi, ortak vicdanı güçlendirecektir.”

“UNUTMADIK, UNUTTURMAYACAĞIZ”

ATA Parti olarak, Türkiye Cumhuriyeti’nin uluslararası hukuka, insan haklarına ve barışa olan bağlılığını vurgulayan Toraman, “Bu çağrı, yalnızca bir milletin değil, insanlığın vicdanına sesleniştir. Tüm terör mağdurlarını rahmetle anıyor, bu acının küresel hafızada yer bulması için mücadelemizi kararlılıkla sürdürüyoruz” ifadelerini kullandı.