“VATANDAŞ BU RAKAMLARI GÖRMÜYOR; BİZ ONU SİMİT KUYRUĞUNDA, PAZARDA GÖRÜYORUZ”

Saklı, memur ve emeklinin enflasyon farkıyla avutulmaya çalışıldığını vurguladı:
“Bugün TÜİK ‘%0,87 enflasyon’ diyor.
Kasapta, pazarda, fırında ise enflasyon ay ay değil saat saat artıyor.
SSK – BAĞKUR emeklisine %12,34; memura %18’ler seviyesi zam söyleniyor ama çarşıda her ürün %100-200 arttı.
Vatandaş neyi alacağını, hangi günü bekleyeceğini, hangi masrafa öncelik vereceğini şaşırdı.”

“ENFLASYON KÂĞITTA DÜŞÜRÜLÜR, SOFRADA YÜKSELTİLİRSE BU BİR EKONOMİ PLANLAMASI DEĞİL; SOSYAL TAHRİBATTIR”

Başkan Saklı, ekonomik yönetimin stratejisini sert sözlerle eleştirdi:
“Bugün maaş zamlarını TÜİK yönetiyor, vatandaşın cebini ekonomi programları değil, tablolar belirliyor.
Toplu sözleşme masalarının anlamı kalmadı.
Vatandaşın her ay satın alma gücü eriyor. Bu, sosyal barışın sessizce sarsılmasıdır.”

“ARTIK BU GERÇEĞİ GÖRÜN: ENFLASYON RAKAM DEĞİL, HAYATIN TA KENDİSİDİR”

Saklı açıklamasında şunları kaydetti:
“Yılın başında asgari ücret 627 dolardı, bugün 520 dolara düştü.
Halkın cebinden dolar dolarla, TL TL ile çalınıyor.
TÜİK’e göre ucuzlayan hayat, vatandaşın mutfağında yangın çıkarıyor.
Bu tabloda emekli, memur, çiftçi, sanayici, esnaf nefes alamaz.”

“VATANDAŞ ALIM GÜCÜNÜ DEĞİL, HAYATINI KAYBEDİYOR — RADİKAL İYİLEŞTİRME ŞARTTIR”

Başkan Rauf Saklı çözüm çağrısını şu sözlerle yaptı:
“Bu ülke asgari ücretliler ülkesi olmamalı.
Çalışanın yaşamı, tabelalar değil gerçek ekonomi üzerinden düzenlenmeli.
Gelir dağılımı düzeltilmeden, üretim artırılmadan, zamlar gerçek enflasyonla eşleştirilmeden Türkiye en yoksul dönemini yaşayacak.”

“YÖNETENLERİN BAŞARISI VATANDAŞIN CEBİNDE ÖLÇÜLÜR”

Saklı, mevcut ekonomi yönetimi için şu değerlendirmede bulundu:
“Başarı rakam manipülasyonunda değil,
pazar filesi dolarken, fırından ekmek alınırken,
faturalar ödenirken ölçülür.
Vatandaş bussızlığa sürüklenirken,
ekonomi programlarını alkışlayanlara tek sorum şu:
Halk ne yiyecek? Nasıl yaşayacak?”