Cumhuriyet Halk Partisi Çanakkale İl Başkanı Av. Levent Gürbüz, TBMM gündemine gelen İklim Kanunu Tasarısı’na yönelik sert eleştirilerde bulundu. Gürbüz, “İklimle mücadele elbette hayati bir sorumluluktur; ancak bu sorumluluk, yerli üreticiyi cezalandırarak değil, onunla birlikte çözüm üreterek yerine getirilmelidir” dedi.

“SERTİFİKALI TARIM MODELİ, ÇİFTÇİYİ ŞİRKETLEŞMEYE MECBUR BIRAKIR”

Av. Levent Gürbüz, tasarıda yer alan ‘sertifikalı üretim’ ve ‘iklim dirençli tarım’ kavramlarının küçük üretici için ağır bir yük anlamına geldiğini belirterek, “Bu toprakları ekip biçen insanlar, kâğıda değil doğaya bakar. Şimdi onları belgeyle, bürokrasiyle, yeni maliyetlerle boğmak istiyorlar. Bu sürdürülebilirlik değil, kırsalda çöküş reçetesidir” dedi.

“ÇANAKKALE TARIMI BİR KÜLTÜRDÜR, RANT ALANI DEĞİL”

Gürbüz, Çanakkale’nin zeytincilikten bağcılığa, hayvancılıktan sebze üretimine kadar geniş bir tarımsal yelpazeye sahip olduğunu hatırlatarak, “Bu bölgenin tarımı bir gelenektir, bir kültürdür. Her bağda alın teri, her bahçede emek vardır. Bu emek görmezden gelinerek iklim politikası oluşturulamaz” dedi.

“HALKIN ONAYINI ALMAYAN YASA, DEMOKRATİK MEŞRUİYET TAŞIMAZ”

Yasama sürecinde üreticinin, sivil toplumun ve yerel yönetimlerin dışlanmasına da dikkat çeken CHP’li Gürbüz, “Bu tasarıyı hazırlayanlar, sahayı görmeden karar veriyor. Kanunlar tepeden inme değil, halkla birlikte yazılırsa yaşatır” dedi.

“CHP OLARAK, DOĞAYI DA İNSANI DA KORUYAN BİR YAKLAŞIMI SAVUNUYORUZ”

Av. Levent Gürbüz açıklamasını şu sözlerle tamamladı: “Cumhuriyet Halk Partisi olarak biz, çevreyi koruma bahanesiyle tarımı ve üreticiyi zora sokan hiçbir yasa tasarısına onay vermeyeceğiz. İklimle mücadele, ancak sosyal adaletle mümkündür. Çanakkale’nin çiftçisi yalnız değildir.”