“Sivil Gemiler Hedef Oluyorsa Ortada Ciddi Bir Zafiyet Vardır”

Ahmet Sevim, Türk şirketine ait bir geminin saldırıya uğramasını hatırlatarak, “Sivil ve ticari gemiler hedef haline geliyorsa burada sadece bölgesel bir kriz değil, aynı zamanda diplomatik ve güvenlik zafiyeti de vardır. Türkiye’nin vatandaşını ve ticari çıkarlarını koruma konusunda daha net ve caydırıcı bir duruş sergilemesi gerekir” dedi.

Erdoğan’ın Açıklamasına Eleştirel Yaklaşım

Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, “Ticaret gemilerini, sivil gemileri hedef almanın kimseye bir faydası olmaz” sözlerini değerlendiren Sevim, açıklamanın doğru ancak yetersiz olduğunu ifade etti. Sevim, “Elbette kimseye faydası yok; ancak mesele sadece ikaz etmekle geçiştirilemez. Türkiye, sözlerinin arkasını somut diplomatik ve siyasi adımlarla doldurmak zorundadır” şeklinde konuştu.

“Türkiye Seyirci Değil, Oyun Kurucu Olmalı”

Ahmet Sevim, iktidarın dış politikada çoğu zaman tepkisel davrandığını savunarak, “Karadeniz gibi stratejik bir bölgede Türkiye’nin seyirci konumunda kalması kabul edilemez. Ülkemiz, denge politikası adı altında pasifliğe itilmemeli; barışı savunan ama gerektiğinde ağırlığını koyan bir aktör olmalıdır” ifadelerini kullandı.

Uluslararası Hukuk ve Diplomasi Vurgusu

Cumhuriyet ve Adalet Partisi Genel Başkanı Sevim, sivil deniz ticaretinin uluslararası hukuka göre dokunulmaz olduğunu hatırlatarak, Türkiye’nin bu konuda daha güçlü bir diplomatik inisiyatif alması gerektiğini söyledi. Sevim, “İktidar, günü kurtaran açıklamalar yerine uzun vadeli, tutarlı ve milli çıkarları önceleyen bir dış politika ortaya koymalıdır” dedi.

“Türkiye’nin İtibarı Sözle Değil, Tutumla Korunur”

Açıklamasının sonunda Ahmet Sevim, Türkiye’nin hem güvenliğini hem de uluslararası itibarını korumanın iktidarın asli görevi olduğunu vurgulayarak, “Cumhuriyet ve Adalet Partisi olarak, barışı savunurken Türkiye’nin hak ve menfaatlerinin kararlılıkla korunmasını talep etmeye devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.