Demir açıklamasında şunları kaydetti: “Bakan, vatandaşlara küçük bir suyun bedava verileceğini büyük bir hizmetmiş gibi duyuruyor. Oysa dağıtılacak suyun markasının sahibi, geçmişte kamu kaynaklarının yandaşlar lehine kullanılması gerektiğini savunmuş bir isimdir. Bu durum, devletin tarafsızlığının ve hizmet anlayışının nasıl siyasallaştırıldığını gözler önüne seriyor. Vatandaşın temel hakları, siyasi çıkarların aracı hâline getirilemez.”

Mehmet Demir, kamusal hizmetlerin eşit ve adil şekilde sunulmasının önemine dikkat çekti:
“Devletin sunduğu her hizmet, tüm vatandaşlar için eşit olmalıdır. Bir bardak suyu bile siyasi bağlantılara dayandırmak, devletin asli görevlerini göz ardı etmek anlamına gelir. Bu tür uygulamalar, sadece hizmet algısını değil, vatandaşın devlete olan güvenini de zedeler. Devletin kaynakları yandaşların cebine akıtılamaz.”

Demir ayrıca, uygulamanın şeffaf biçimde denetlenmesi ve kamu vicdanının korunması gerektiğini vurguladı: “Bu tür popülist uygulamalar, uzun vadede vatandaşın devlet hizmetlerine duyduğu güveni sarsar. Her adımın şeffaf ve hesap verebilir olması şarttır. Devlet kaynakları, tüm vatandaşların yararına kullanılmalı; yandaşların kazanç kapısı hâline getirilemez.”

Mehmet Demir, sözlerini şu ifadelerle tamamladı: “Vatandaşın hakkı, hiçbir siyasi propagandaya ve ekonomik çıkar aracına kurban edilemez. Devlet, tarafsız ve adil hizmet sunmak zorundadır. Altından yandaşların çıktığı her küçük uygulama, bu güveni zedeler ve kamu vicdanında ciddi bir yara açar.”