Aydoğmuş, makam aracı, lojman, temsil tazminatı ve yüksek maaş gibi imkânları zaten bulunan bir gruba destek verilirken; öğretmenlerin, hemşirelerin, polislerin, kamu emekçilerinin, asgari ücretlilerin ve geçinmekte zorlanan milyonlarca emeklinin görmezden gelindiğini ifade etti.
“Bu insanlar insan değil mi? Onların geçim kavgası, pazardaki çaresizliği, hayatta kalma mücadelesi neden görülmüyor?” sözleriyle tepkisini dile getirdi.

“GERÇEK YOKSULLUK MUTFAKTA, PAZARDA, SOKAKTA”
Aydoğmuş, Türkiye’de milyonlarca çalışanın çocuğuna harçlık veremez hâle geldiğini, pazardan yarım kilo meyve almanın lüks olduğunu belirterek şu değerlendirmeyi yaptı:
“İnsanlar doğalgaz faturasını ödememek için kombiyi açamıyor. Mutfaktaki eksikler ‘bu ay da eksik kalsın’ diyerek geçiştiriliyor. Ama yapılan destek yine en rahat konumdaki kesime gidiyor. Bu mu adalet? Bu mu sosyal devlet?”

“MİLYONLAR CAN ÇEKİŞİYOR, KİMSE DUYMUYOR”
Aydoğmuş açıklamasında, ekonomik kriz karşısında yalnız bırakılan geniş toplum kesimlerinin sesine kulak verilmesi gerektiğini dile getirerek şunları söyledi:
“Diğer memurlar, işçiler, emekliler hayat mı yaşıyor? Onlar da can çekişiyor. Onların zam ihtiyacı yok mu? Ekonomik düzen sadece bir kesimi korursa, milyonlar umutsuzluğa ve kırgınlığa sürüklenir.”

Aydoğmuş, devlet yönetiminin artık kendi çevresini değil, milleti düşünmesi gerektiğini vurgulayarak sözlerini tamamladı:
“Bu millet geçinemiyor. Bu millet tükenme noktasına geldi. Bu millet hakkını istiyor. Ve bugün haklı olarak soruyor:
‘Biz ne zaman insan yerine konacağız?’”