Anahtar Parti Ümraniye İlçe Başkanı Tekin Yılmaz, Türkiye’nin sosyo-ekonomik gelişmişlik düzeyini ortaya koyan SEGE 2025 verilerini değerlendirerek, “Marmara-Ege hattı gelişmişliğini korurken, Anadolu’nun geniş kesimleri düşük kademelerde sıkışmış durumda. Bu tablo, kaderin değil, iktidarın tercihlerinin sonucudur.” ifadelerini kullandı.

Yılmaz, SEGE verilerinin ülkenin ekonomik yapısındaki adaletsizliği yeniden gözler önüne serdiğini belirtti:
“Pandemi, 6 Şubat depremleri ve yanlış sanayi politikaları Türkiye’nin üretim coğrafyasını dengesiz hale getirdi. Sanayi, istihdam ve yatırımlar birkaç bölgeye yığılırken, diğer bölgelerde üretim potansiyeli atıl bırakıldı. Bu durum, hem gelir eşitsizliğini artırıyor hem de ülkenin bütüncül kalkınma vizyonunu zedeliyor.” dedi.

İstanbul ve Ümraniye Vurgusu

İlçe Başkanı Yılmaz, İstanbul özelinde yapılan yatırımların plansız büyümeyi derinleştirdiğini vurguladı:
“İstanbul SEGE 2025’te birinci sırada, ancak bu bir başarı değil, dengesiz kalkınmanın kanıtıdır. Ümraniye gibi ilçeler, sanayi ve ticaret kapasitesiyle üretim gücü yaratmasına rağmen, altyapı ve yaşam kalitesi yatırımlarında geri kalıyor. Merkezde refah artarken çevrede yorgunluk büyüyor. Bu model sürdürülebilir değildir.”

Anahtar Parti’nin Kalkınma Perspektifi

Tekin Yılmaz, çözümün yalnızca ekonomik değil, siyasal adalet temelli bir yaklaşım gerektirdiğini belirtti:

Sanayinin Anadolu’ya dengeli dağıtılması,

İstanbul’daki yükün azaltılması,

Yeşil-dijital dönüşümü destekleyen yatırımların bölgesel temelde teşvik edilmesi,

KOBİ’lerin finansal erişiminin artırılması,

Kadın ve genç istihdamına öncelik verilmesi gerektiğini söyledi.
Yılmaz açıklamasını şu sözlerle tamamladı:
“SEGE 2025 bize şunu hatırlatıyor: Üretim, yatırım ve istihdamın belli bölgelerde yoğunlaşması adaletsizliğin kurumsallaşmış hâlidir. Biz bu düzeni değiştirmeye talibiz. Her şehir, her ilçe kendi emeğiyle kalkınma hakkına sahiptir. Bölgesel eşitsizlik kader değildir; Türkiye’nin her bölgesi güçlü bir geleceği hak ediyor.”